Vecihi Hürkuş, askerî pilot, uçak üreticisi ve mühendis olarak Türk havacılık tarihinde önemli bir figürdür.
I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sırasında büyük fedakarlıklar gösteren Astsubay Pilot Vecihi Hürkuş, 1918 yılında ilk uçağı olan Vecihi K-6’nın projesini tasarladı. Cumhuriyetin ilanının ardından İzmir’de kurduğu küçük bir atölyede ürettiği Vecihi K-6 uçağıyla 1925 yılında başarılı bir deneme uçuşu gerçekleştirdi.
Teknik testleri yapılmamış bir aletle başkalarının güvenliğini tehlikeye atmaktan dolayı 15 gün ev hapsi cezası aldı. Fakat Vecihi Hürkuş, bu cezanın haksız olduğunu düşünerek Hava Kuvvetleri’nden ayrıldı.
İstanbul’da bir atölye kurarak 1930 yılında V-14 adını verdiği ikinci uçağını üretti. Ancak bu uçak için gerekli izinleri almaması ve gereken bilgilendirmeleri yapmaması, Hava Yolu (seyrüsefer) Kararnamesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle uçağa uçuş izni verilmedi. Millî Savunma Bakanlığına bağlı Hava İşleri Genel Müdürlüğü’nden Vecihi Hürkuş’a gönderilen yazıda şöyle deniliyordu:
‘‘V-14 tipi tayyarenin, tecrübe uçuşları ve İstanbul’dan Ankara’ya kadar yapılan uçuşlarda uçuş kabiliyetinin uygun olduğu anlaşılmış ise de, tayyarenin aerodinamik vasıflarını tespit edecek elimizde hiçbir vasıta bulunmadığından fennen muayenesine imkan olmadığı için gerekli seyrüsefer belgesi verilmemiştir.’’
Vecihi Hürkuş, Tayyare Onarım ve Türk Motor Anonim Şirketi’nde (TOMTAŞ) şef pilot olarak görev aldı. Almanya’da Dassault firmasının üretim ve uçuş hattındaki uçaklar üzerinde gerekli değişiklikleri bizzat gerçekleştirdiği ve yeni öneriler sunduğu oldu.
Örneğin, TOMTAŞ’ın siparişi olan Junkers A-20 uçağında, Almanya’da Vecihi Hürkuş’un katkılarıyla yapılan değişiklikler sonucunda Ju A-35 tipi uçak üretildi. Vecihi Hürkuş, TOMTAŞ’ın siparişinde bulunan 64 adet Junkers A-20 uçağı yerine daha iyi performansa sahip Junkers A-35 uçaklarının alınmasını önerdi, ancak bu öneri dikkate alınmadı.